Geç kahvaltı | ₺200–300
Bazı yerler vardır; adını ilk kez duysanız da köşeden belirince kalbiniz tanır. İşte No:11, o tanıdık yabancılardan. Sanki Cihangir’in ruhu, Alaçatı’nın romantizmi, Karaköy’ün enerjisi usulca bavulunu toplayıp Küçükkuyu’nun o sakin sokağına yerleşmiş gibi... Bir sabah yürüyüşünde kırmızı-beyaz tentelerinin altındaki masalar size işte bunu hissettiriyor.
Zeynep Hanım’ın ellerinden çıkan her tatlı, bir başka hikâye fısıldıyor damağınıza. Kimi çocukluğunuza selam çakan bir pişmaniyeli dondurma, kimi uzak İtalyan rüzgarları estiren mascarpone'lu tiramisu... Kahvelerini öyle özenle hazırlıyorlar ki, sanki bir kahve değil de bir dostluk teklif ediliyor önünüze. Her detayda bir emek, her gülümsemede bir içtenlik var. Çalışmak için uğrasanız da, sadece dinlenmek için otursanız da bir şekilde daha fazlasını alıyorsunuz buradan.
Küçükkuyu’ya sadece deniz için gelenlere bir not: Yolunuzu No:11'e düşürmeyin, o yolu özellikle buraya çevirmelisiniz. Sırf bir dilim cheesecake ve içten bir "hoş geldiniz" için bile değer. Ve belki, siz de buradan ayrılırken “biraz daha kalsaydım...” hissiyle dolacaksınız. Benden söylemesi...
Yiyecek: 5/5 | Hizmet: 5/5 | Atmosfer: 5/5Gürültü seviyesi
Çok sessiz
Bekleme süresi
Beklemek gerekmiyor