11 aralık 2024 stabil konseri üzerine
MEKAN YETKİLİLERİ LÜTFEN BU METİNİ SONUNA KADAR OKUYUN UZUN YAZICAM. TEŞEKKÜRLER.
Bak konser mekanı diyorsunuz ama o masa düzeniyle ortam düğün salonu mu, açık büfe otel restoranı mı, yoksa müzikli taziye evi mi belli değil! Masalar öyle saçma bir yerleşimle dizilmiş ki sahneye doğru değil, birbirlerine bakıyorlar; sanki insanlar konser değil de poker turnuvasına gelmiş. “Kim sahneyi en az görecek” diye koltuk kapmaca oynanıyor resmen.
Rezervasyon almışlar bir de… Rezervasyon dediğin fine dining restoranlarda olur, opera biletinde olur, ama burada? Bu ne rezilliğin yeni boyutu, anlamadım. Biz hip hop dinlemeye mi geldik, VIP oturmalı piknik yapmaya mı? Girişte bir görevli gelip “Rezervasyonunuz var mıydı?” diye sorunca, “Abi sahneye mi oturuyoruz, hayırdır?” diyecektim. Arkadaş, konser dediğin ayakta dinlenir, insanlar birbirine çarpa çarpa zıplar, ter kokusu mekana yayıldıkça şarkının ruhu yükselir. Ama burası… Burası sanki oturma odasında TRT nostalji gecesi izliyoruz!
Rezervasyon meselesine gelirsek… Bu neyin rezervasyonu? Konser dediğin özgürlük, kaos, çılgınlık. Ama siz konseri Starbucks’a çevirmişsiniz, “Adınız nedir?” diye masalara insan oturtuyorsunuz. Ne rezervasyonu ya? Konsere gelenler arasında “Rezervasyonu olanlar ve olmayanlar” diye sınıfsal ayrım yaratılmış. Ben müzik dinlemeye geldim, sosyal adaletsizlikle yüzleşmeye değil!
Bak, bir de sahne düzenine geliyorum. Sahne, mekanın neredeyse ortasında duruyor, sahnenin önünde boş bir alan bırakılmış. Görevliler sürekli “Burası dolmasın, buradan geçen oluyor” diyor. Arkadaş, burası konser mekanı, metro istasyonu değil Kim, konserin ortasında “Pardon geçebilir miyim?” diye yürüyerek sahne önünden geçecek? Sahne dediğin yere yakınlaşılır, müziğin ruhu orada hissedilir. Ama sizin görevliler insanları uzaklaştırıp, sahneyi resmen kutsal bir totem gibi boş bırakmaya çalışıyor. Sahneden uzaklaştıkça müziğin enerjisi azalıyor; resmen hip hop’un kalbine bariyer koymuşsunuz
Dinle şimdi. Bu zamana kadar bir ton mekâna gittim. PUBG Performance Hall, XYZ Stage, bilmem ne Music Hall… Ama hiçbirinde, bak hiçbirinde, konser gününde masa sandalye görmedim. Çünkü olmaz. Konser dediğin yerde masa sandalye olmaz. Burası müzik mekanı mı, ilkokul veli toplantısı mı? Adamlar sahneyi bırakmış, masa rezervasyonu yapıyor. Neymiş, masalar 15 bin. Hayır, masanın tahtasını sahneden mi kestiniz? Altına gizli kasa mı koydunuz? 15 bin nedir? O masayı alanların sanatçının setlistini belirleme hakkı falan mı var, onu da söyleyin bari.
Bak, bir de sanatçının girişte ufak bir ses sorunu yaşaması var. Hadi ona laf etmiyorum, olur öyle teknik aksaklıklar. Mikrofon bir cızırdar, kablo bir takılır, bunlar konserin tuzu biberi, tamam. Ama sıkıntı şu: girişteki o ufak sorun haricinde kalan her şey sorun! O ilk cızırtıyı duyunca dedim ki: “Tamam, bu bir işaret… Birazdan daha büyük rezaletlerle karşılaşacağız.” Ve nitekim haklı çıktım.
Yani girişteki o anlık ses problemi resmen “Ufak bir fragman izlediniz, şimdi tüm sistem çökmeye hazır!” der gibiydi. Sanatçı da o sırada şaşırdı zaten, bir “N’oluyor lan burada?” bakışı attı. Hadi onu atlattık, derken ses sistemi bir açıldı… Allah’ım, açılmaz olaydı! Baştan sona felaket. Sanatçı sahnede ne yaparsa yapsın, ses sistemi yüzünden o kadar boğuk ki sanki suyun altından konser veriyor. Adamı duymak için tüplü dalgıç kıyafeti giymek gerekiyor neredeyse.
Ve en bomba yere geliyorum: Ses sistemi. Lan o neydi? Ses sistemi mi, yoksa eski bir çamaşır makinesinin içinden yankılanan bir trajedi mi? Sanatçı şarkı söylüyor ama biz ne duyuyoruz? Bozuk bir tost makinesiyle matkap senkronize olmuş, konser veriyorlar. Bas vuruyor, ama öyle bir vuruyor ki, ciğerlerimden gelen hava geri tepiyor. O tiz ses mi? Kaybolmuş. Biri arada tiz sesi “Bulundu!” diye ilan edecek diye bekledim ama nafile. Hani sahneden gelen sesi çözmeye çalışıyorsun ya, şarkı mı dinliyorum, yoksa biri eski bir radyoyu tamir mi ediyor, anlamıyorsun. Yemin ederim, apartmandaki kapıcı telsiziyle sanatçıya bağlansak daha net duyulurdu.
Yiyecek: 1/5 | Hizmet: 1/5 | Atmosfer: 1/5