K ARYAĞDI HATUN TÜRBESİ
Tarihi kişiliği bilinmeyen, yüzyıllardır Ankara’lıların gönüllerinde taht kuran bu veliyye hatun kişinin hayatı hakkında yazılı kaynak larda bir bilgiye ulaşılamamıştır. Günümüzde Altındağ ilçesi Hacı Doğan Mahallesi Sanayi Caddesi ile Doğan Sokağın birleştiği yerde bulunan türbesinde ki Osmanlıca kitabede şu ibare yazılıdır:
”Ah
– “Ya Rabbi, nefsimin arzusunu yenemiyorum, kar yağdır, kar yağdır, kar yağdır. Sen Gani’sin.” diye yalvarır, secdeye varır ve göz yaşı döker. İşte o an gözyaşlarına semadan kar tanecikleri de iştirak eder. Bir anda her taraf bembeyaz olur. Şükür ve sevinç birleşir, doya doya avuçlarına aldığı kan yemeğe başlar. Arzusuna kavuşmuştur, lakin vücudundaki volkanik harareti söndürememiştir. Şehir camilerindeki minarelerden okunan sabah ezanı nidalarıyla birlikte Kar yağdı Hatun’un beyi de uykudan uyanır. Yanıbaşında hanımını göremeyince yataktan kalkar ve odanın perdesini aralar, dışarıda gördüğüne inanamaz, her taraf bembeyaz karla örtülmüş, sevinçle Allah’a şükreder. Çünkü biricik eşinin arzusu yerine gelmiştir. Hemen avluya çıkar, beyazlar üstünde yatan hanımını görür. Koşarak yanına varır, kucaklar, beden soğuktur. Sevinç gözyaşları anında kanlı gözyaşına dönüşür. Ebedi hayatta beraber olmak arzusu ile son defa eşinin “gül nazik teni”ni koklar, göremediği yavrusu ile beraber ikisini Hakk’a uğurlar, Hakk’tan gelene razı olur.
Şehir halkı bembeyaz karı görünce şaşırır. Fazla vakit geçmeden minarelerden “sala” nidaları duyulur. Önceleri “Sultan Meydanı ”Abdi/ Yert: “Köşk Yerr denilen daha sonra da “Hergelen Meydanı”, “İtfaiye Meydanı” denilen bugünkü türbesinin olduğu yere defnedilir. Karyağdı Hatun’un hikayesi böyledir… Derlerki:
– “Türbenin üstüne her gece, herkesin derin uykulara vardığı saatlerde bir şey yağar; kar mı yağar, nur mu yağar bilinmez, yere değmeden kaybolur gider.”
Karyağdı Türbesi:
Karyağdı Türbesi, bir sıra kesme taş ve üç sıra tuğladan inşa edilmiş, kubbesi kurşunla kaplı bir yapıdır. Onaltıncı asır mimarisi özelliği taşıyan türbe bakımlı ve ziyarete açıktır. Kubbeye geçmeden iki sıra tuğla kirpi saçak kul lanılmıştır. Taş sıraları arasında birer dik tuğla da bulunur. Sekizgen planlı ve üzeri kubbelidir. Altta altı yüzde dikdörtgen sivri kemerli alınlıklara sahip, demir parmaklıklı pencereler, üstte giriş kısmı hariç yuvarlak kemerli petek gibi şebeke ile doldurulmuş yedi pencere vardır. Doğu cephesinde basık kemerli giriş kapısı, hafif sivri ve söve kısmı dilimli orijinal bir kemer sisteminin altında yer alır. Kapıya iki basamakla çıkılır. Ahşap kapı kanatları yenidir. Kapının üzerinde dört satırlık iki pano halinde mermer üzerine sülüsle yazılmış Osmanlıca kitabe yer alır.