Arkadaşlar bilirsiniz Google'da bir yorum yazmak zordur. Genelde rica üzerine olur bu iş. Fakat ben burada kendi tercihimle bu yorumu bırakıyorum...
Kâr-hane değil zorhane arıyordum bir süredir. Çok farklı yaklaşımdaki bir spor salonundan geliyorum. 3. günüm salonda. "Krav Maga nedir?" "Dövüşebilmek için MMA öğrenmek istiyorum." gibi net fikirlerle yola çıktığım bir salondu burası. "1 gün denerim, zaten sonra kaçarım" düşüncesiyle vardım hatta kapıya. Oturduğum muhitte kurs mantığı var, derse girersin 1 saattir; 1-2 yılda devamlılıkla çalıştığın disiplinin temelllerini kaparsın. Burası öyle değilmiş. Muhammet Hoca'yla karşılaşıp samimi neşesini gördüm önce, sonra beni Japon Jiu Jitsu'su dersine davet etti (Muay Thai öğretir misiniz diye sormuştum kendisine). Diz ve dirsek atışlarının da kökeni Jiu Jitsu dedi önce. Sonra Türklerden bahsetti, dövüşün temelindeki Türk etkisinden. Zorhane anlayışı burada başlıyor. Sonra baktım 50-60 kiloluk öğrenciler benim 100 kiloluk siklet zorbalıklarımdan sıyrılıp kolumu kapabiliyorlar boğuşmada. Hamlamışım dedim. Öbür gün ve tekrar buradayım, senin strike'ını test etmemiz gerekiyor dedi. Pedler çıktı, teknik çalışma yapıldı. 6 ay boks yaptım ama 2. defa pedlerle çalışıyorum. Tekniğimi beğendi, ama refleksler yetersiz. Hoca ciddi ciddi Krav Maga'nın asker kökenli kurucularından öğrenmiş bu işi. Bilen varsa eğer, Krav bir dövüş sanatı değil, bir sistemdir fakat öncesinde sanat kısmını iyi anlıyor olmalısınız. Velhasıl, demem şudur ki, bizzat komple bir dövüş akademisine denk geldim. Başka yerde "Jiu Jitsu Samuray tekniğidir" veya "Muay Thai duruşu Hintlilerin maymun tanrısı Hanumana dayanır" gibi bir ifadede bulunsanız sizi zorbalarlar, işine bak derler. burada size özellikle aktarıyorlar bunları. Çok yer bilmiyorum, fakat ekstra bir ücret talep etmeden beni 3 günde 9 saat ağarlayacak bir yere daha önce denk gelmedim. Yarın tekrar gideceğim ve 3 saat daha ders var. Ümitköy'den geliyorum her gün. Eğer bu yorumum bir kişiyi etkileyecekse bu çok değerli. Sporla geçen her dakika vatana hizmettir. Ya da bir Kung Fu deyişinde geçtiği gibi "Buda'nın kalbi, Şeytanın elleri" sende olsun. Bu mentaliteyi hakkıyla benimsemiş her sporcunun önünde eğilirim. Saygılar.