İnsanların daha sorumlu davranması halinde piknik için çok güzel bir alan. Haftalık olarak etraf temizliği yapılıyor ancak gün içerisinde gelenlerin etrafta biraktiklari çöpler ortalığı tatsız hale getiriyor .Etrafta evcil köpekler var, at binmek isteyenler için günün belirli saatlerinde at ve seyis geziyor. Manzaraya ve cırcır böceklerinin sesine ılık esen hafif rüzgar eşliğinde ağaç golgelerinin altında ve yaprakların hışırtılariyla güzel bir vakit geçirmek istiyorsanız burasi o isteğiniz için oldukça uygun:)
(Tuvalet yok, piknik alanının arabayla 15 dk mesafesinde camii var,bakkal vs)

Çok pis bir piknik alanı. Bakımsız, ilgisiz bir alan. Belediyenin ilgisizliğine milletimizin pisliğide eklenince çöp olmuş resmen.
Çöpte piknik yapmayı sevenler için ideal mekan.

İstanbuldan çıkmadan eğer güzel bir köy havası almak istiyorsanız tam yeri diyebilirim

Huzurlu bir cami

Şamlar köyü girişinde bulunan eski bir camiidir. Cami etrafında mezarlıklar bulunur. Haftasonu buranın giriş çıkışları yoğun olur. Piknik vs sonrasında yada esnasında namazları kazaya bırakmamak için burada gönül rahatlığı ile kılınabilir. Tuvaleti ve abdest alma yerleri de vardır ama erkekler için var kadınlar için olup olmadığını bilmiyorum.

Minaresi baştan tekrar yapılmış dışından göründüğü kadarıyla cami baştan tekrar yapılmış gibi görünüyor. İç teras alanı ve çatısı ahşap yapı elemanlarıyla yapılmış. Eski bir köy camisi tam olarak bu şekilde söyleyebilirim. Hemen sazlıdere yanı olması sebebiyle yeşil bir doğa içinde. Bir kaynakta
“Eskiden minaresi kesme taştan iken 1995’te yıkılmıştır. Yerine beton minare yapılmış olup, halen bu minare ile durmaktadır.

Sultan Mahmut Han, av yapma esnasında Arnavutköy deresinden (azatlı deresi) gelen suyun çokluğunu görerek buraya bir su bendi yaptırıp bu suyun gücünden istifade ederek barut yapmak ister. Bendin ve baruthanenin yapımı için Meclis kurarak fikrini danışır. Barut imalatı için Şam’dan ustalar getirterek ve İngiltere’den de değirmen taşları getirterek burada barut imal ettirmiş ve de Altınşehir mağaralarına yakın bir mahalde depolar yaptırmak suretiyle de barutlar depolanmıştır. Bu köyün kuruluşu Şam’dan (Suriye/Şam) gelen ustalara iskan olarak açılmış ve de adına da bu ustaların Şam/Suriye’den geldiği için Şamlular Kariyesi (köyü) adı verilmiştir.”

Varda kapısı kilitli

Şamlar köyü cami

1839 yılında yapılmış tarihi eser altında koruma altındadır.Dikdörtgen biçiminde olup kesme taştan yapılmış, üzerine çatı kurularak marşal kremiti ile kaplıdır. Eskiden minaresi kesme taştan iken 1995’te yıkılmıştır. Yerine beton minare yapılmış olup, halen bu minare ile durmaktadır.

Köy adı

Sultan Mahmut Han, av yapma esnasında Arnavutköy deresinden (azatlı deresi) gelen suyun çokluğunu görerek buraya bir su bendi yaptırıp bu suyun gücünden istifade ederek barut yapmak ister. Bendin ve baruthanenin yapımı için Meclis kurarak fikrini danışır. Barut imalatı için Şam’dan ustalar getirterek ve İngiltere’den de değirmen taşları getirterek burada barut imal ettirmiş ve de Altınşehir mağaralarına yakın bir mahalde depolar yaptırmak suretiyle de barutlar depolanmıştır. Bu köyün kuruluşu Şam’dan (Suriye/Şam) gelen ustalara iskan olarak açılmış ve de adına da bu ustaların Şam/Suriye’den geldiği için Şamlular Kariyesi (köyü) adı verilmiştir.

Köy tarihi

Sazlıdere Barajı'nın 1996 yılında tamamlanmasıyla Şamlar Köyü topraklarının bir bölümü sular altında kalmıştır. Bunun sonucunda devletin baraj bölgesini istimlak etme kararı almasıyla birlikte köy halkı 1 km uzaklıkta devlet tarafından kendilerine tahsis edilmiş olan bölgeye yerleştirilmeye başlanmışlardır. Ancak köyün sular altında kalmayan bölgelerinde halen yerleşim devam etmektedir. Genel olarak köy Eski ve Yeni Şamlar olmak üzere ikiye ayrılmış durumdadır.

Yeni Şamlar Köyü'nde tam donanımlı bir ilköğretim okulu, çeşitli küçük sanayi kuruluşları ve bir toprak futbol sahası mevcuttur.

904/1498 tarihli Haslar kazası tapu tahrir defterinde Şamlar köyünün ilk bilgilerine rastlanmaktadır. Defterde Karye-i Şâmîler olarak geçen köy, Haslar kazasına bağlı olup nüfusunun tamamı Müslümandır. Fatih Sultan Mehmed’in, İstanbul ve çevresini, Müslümanların iskânına açması ve buradaki tarım arazilerinin ekilip biçilerek şenlendirilmesi amacıyla Anadolu’nun muhtelif bölgelerinden yapılan göçler neticesinde burada yerleşimin başladığın. Arşiv kayıtlarında Şamlar köyü ve çevresinin Sultan II. Bayezid Vakfı’na bağlı olduğu anlaşılıyor. Köy, toplam 65 haneden müteşekkil olup toplanan geliri ise 1141 akçedir. Bunlar hane, ganem, bağ ve bahçe, küvvâre, arûs ve mezralardan elde edilen vergileridir. Yetiştirilen zahire ise buğday, alef ve arpa idi.

Abdest alacak bir şadırvan veya Lavabo yok.C.TESI PAZAR görevliler tatilde

Vira isminde bir yer. Üslup filan belli değil milletin kariaina kizana Şii elindeki çekirdek mi diye insanların elindeki çantayı soruyorlar. Semaverde çay yapiliyro ama bardaklar pislikten geçilmiyor. Enerjisi kötü bişey insan oturmak istiyor ama bir yamdan da yanlis bir yer hissine kapılıp kalkmak istiyorum herşey köpek dolu tuek kahvesi 80tl ;)) kirli çay 20 TL pos.cihazi calismiyo etrafta içenler Şi..nlar var. Ya Liz gitmeyin öyle sevgiliyle oturup sohbet yeri değil. Biri bişey derse başınız derde girer o tarzda biryer

Harika bir koy istanbul gürültü sunden uzak kafa dinlemelik jşrnyer

Arada gidip nefes alınası bir yer.