Öncelikle restoranta girdim sonra öğretmenimin rehberlik ettiği yere ulaşma yürüyüşümü sürdürdüm ve yerime oturdum. Yerime oturduktan sonra beklemeye başladım. Birden gelip "Gençler, sizi alalım buradan." dediler. Eyvallah, geçtik. Geçtikten sonra yanımdakilere getirilen yemeklere baktım. En fazla 150 gram köfte, 100 gram tavuk koymuşlardır ve çorba 110 TL. Bunları gördükten sonra yemedim, kaçtım. İşletmenize çekidüzen verin, çalışanların sanki Allah'ına sövdük. Çalışanlar, çok kaba ve ilgisizdi.

Müdürü ben çok dikkatli bir şekilde arkası çürümüş muzu ayırmaya çalışırken kaba bir üslupla "yalnız muz öyle ayrılmaz, ustaya söylersiniz bıçakla keser" diyip elimden muzu aldı. Erkek bir müşteri olsaydı aynı şekilde yaklaşıp yaklaşmayacağı merak konusu. İşletmenin düzenli 3 müşterisini kaybetti.

Birden fazla müdür var. Ancak ne zaman alışverişe gitsek kasadaki kişi marketin kalan işlerine koşmak zorunda kalıyor çünkü "müdürler" bütün gün market önünde sigara içip geleni geçeni kesiyor. Hangi tarikat kadrosundan girip yatarak para kazanıyorlar meçhul. Sebze reyonu çürük ürünlerle dolu ve hijyenden uzak. Tarihi geçmiş ürünlere sık sık rastlayabilirsiniz.