Acenteden ve villadan kesinlikle uzak durun. Hayatımın en kötü tatilini geçirdim. Bazı sitelerde "Villa Mine" bazılarında da "Villa Veli" olarak geçen villada kaldık. Gerek ev sahibi gerekse de Bodrum Villa Kiralama (Way2Holiday) nedeniyle mağdur olduk.
Ev sahibi "Hakan" bey ve acentenin rezervasyon müdürü "Aslıhan Tekin" arasında inanılmaz bir iletişim kopukluğu vardı. Dünya standartlarında, ev kiralayan kişi ev sahibiyle muhatap olmaz. Evin sorunlu olması durumunda da kısmi iade veya ev değişimi yapılır. Bizden sadece elektrik parası alınmadı (ki elektrik parası da normalde eve dahildir, ekstradan ödenen bir şey değildir) sözde iyi niyet göstermek için. Biz, ne zaman acenteyle irtibata geçsek kendileri de ev sahibiyle irtibata geçtiler ve ev sahibi de bizimle irtibata geçti. Gerçekten çok tuhaf ve amatörce bir servis sağlandı.
Eve tatile değil de sanki evin eksiklerini gidermek ve kalite kontrol yapmak için gelmiş gibi olduk. Hemen her gün bozuk şeylerin onarılması için iletişime geçtik. Villa keşfedilmemiş bir kıta gibi. Her gün yeni bir sorununu keşfediyorsunuz. Ev sahibi, bu sorunları giderirken de sorunların çözümü için çok masraf ettiğinden yakınıyor. Bize taahhüt edilip sağlanamayan şeylere yapılan masraf, sanki jest yapılmış gibi lanse ediliyor ev sahibi tarafından.
1- Villaya giriş yaptığımızda, özellikle banyodaki duş ve tuvaletler olmak üzere villa çok pisti. O kadar pisti ki sonradan villanın temizlenmesini istemek zorunda kaldık. Üstelik "Çıkış Temizlik Ücreti" adı altında bir ücret alıyorlar ancak ev bir sonraki kiracı için temizlenmiyor. Temizlikçiler paspas yapıyorlar sadece. Yani temizlik standartları bundan ibaret.
2- Banyolardan birinde sıcak su sorunu vardı. İnsanlar soğuk suyla yıkanmak zorunda kaldılar.
3- Duş başlıkları eski ve kireçliydi. Başlıklardan az su geldiği için, duş almak gerçekten zordu.
4- Villaya girene dek konum verilmedi. Villa aslında dağın başında ve etrafta çöp de yok. Çöp atmak istiyorsanız, aşağı yukarı 500 metrelik yokuştan inip çıkmak zorundasınız. Arabanız yoksa çöp atmak işkence. Arabanız varsa bile o daracık yokuştan çıkmak ayrı bir işkence.
5- Su tesisatı inanılmaz kötü. Küçük bir su deposu var. Su deposu, dışarıdan tankerle aktarılan su ve belediye suyuyla destekleniyor. Villaya girdiğimizde depoda su yoktu ve su tankerini bekledik. Belediye çalışma yaptığı için belediye suyu kesilince, depoya sürekli su tankeri çağırmak zorunda kalındı. En az 2 farklı günde susuz kaldık. Villaya giriş yapılırken ev sahibi suyun idareli kullanılmasına dair tavsiyede bulundu sanki tatile değil de akraba evine gelmişiz gibi. Suyumuz bittiğinde acenteyle irtibata geçtik. Acente, ev sahibiyle irtibata geçti. Bazen, ev sahibi tarafından suyu nereye kullandığımız sorgulandı. Hatta son gün depoda az su kaldı diye ne olur ne olmaz su yollatmalarını istedik. Ev sahibi bahçıvanı yollayıp su deposuna baktırdı. Bahçıvan da ev sahibine deposunun yarısının dolu olduğunu söylemiş. Halbuki depoda çok çok az su kalmıştı. Bu yüzden son 24 saat için ev sahibi eve su yollatmadı. Su konusunda genel anlamda ev sahibi kendisiyle çelişiyordu. Bir yandan böyle bir sorunun ilk kez yaşandığını söylerken bir yandan da Bodrum'da böyle sorunların sık yaşandığını ve bizden bunu bilerek villayı tutmuş olmamızı beklediğini söyledi.
6- En üst kattaki klima inanılmaz ses çıkarıyordu. Bu yüzden hiç çalıştıramadık bile. Halbuki ilanda her odada klima olduğundan bahsediliyordu.
7- Evdeki her şey tuhaftı. Yani kapıları bile tuhaftı. Kapılar kapalı olmasına rağmen en küçük bir rüzgarda tuhaf sesler çıkarıyorlar. Uyku sorunu çeken biriyseniz, uyuyamayabilirsiniz bu sesten.
8- Evdeki çarşaf, yastık ve havlular sınırlıydı. Yedekte kullanabileceğiniz şeyler yoktu.
9- İnternet inanılmaz yavaştı. Son 4 günde internet gitti ve interneti kullanamadık.
10- Çamaşır makinesi çalışmıyordu. İnsanlar kıyafetlerini ellerinde yıkadılar. İlk günden itibaren belirtmemiz rağmen 2 gün kala çamaşır makinesi düzeltildi.